top of page

Toplu İş Sözleşmesi ve Takım Sözleşmesi Nedir?

Toplu iş sözleşmesi, işçi sendikası ile işveren veya işveren sendikası arasında yapılan, işçilerin çalışma koşullarını, ücretlerini, sosyal haklarını ve diğer iş ilişkilerini düzenleyen yazılı bir sözleşmedir. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’na göre toplu iş sözleşmesi, iş kolu düzeyinde yetkili bir sendikanın işveren veya işveren sendikasıyla müzakere etmesi sonucu ortaya çıkar. Bu sözleşmenin temel amacı, işçilerin bireysel olarak sahip oldukları hakları güçlendirmek, iş barışını korumak ve çalışma koşullarında adaletin sağlanmasına katkıda bulunmaktır. Toplu iş sözleşmesi, yalnızca işçi sendikasına üye olan işçiler bakımından doğrudan uygulanır; ancak işverenin kabulü veya dayanışma aidatı ödenmesi hâlinde sendika üyesi olmayan işçiler de bu sözleşmeden yararlanabilir.


Toplu iş sözleşmeleri, içerik olarak iki temel bölümden oluşur: normatif hükümler ve borç doğuran hükümler. Normatif hükümler, doğrudan iş sözleşmelerine etki eden, işçilerin ücret, izin, çalışma süresi, fazla mesai, tazminat gibi haklarını belirleyen hükümlerdir. Borç doğuran hükümler ise tarafların birbirine karşı yükümlülüklerini düzenler; örneğin sendika ile işveren arasındaki işbirliği, iş yeri temsilciliği veya uyuşmazlık çözüm mekanizmaları bu kapsamda yer alır. Toplu iş sözleşmeleri belirli bir süre için yapılır ve bu süre en az bir, en fazla üç yıldır. Sürenin bitimiyle birlikte sözleşme sona erer ancak yenilenmediği durumlarda, sözleşmedeki normatif hükümler yenisi yapılıncaya kadar etkisini sürdürür. Bu durum, işçi lehine koruyucu bir ilke olan “işçi aleyhine değişiklik yasağı” ilkesinin bir yansımasıdır.


Takım sözleşmesi ise, bir grup işçinin aynı işverene karşı, aynı işte çalışmak üzere bir araya gelerek imzaladığı özel bir iş sözleşmesi türüdür. Bu sözleşme, işveren ile işçilerden birinin “takım kılavuzu” sıfatıyla imzaladığı, diğer işçilerin de aynı şartlarla bu sözleşmeye dahil olduğu bir yapıya sahiptir. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 16. maddesinde düzenlenen takım sözleşmesi, esasen bir tür toplu iş sözleşmesi değil, birden fazla işçinin katıldığı bir bireysel iş sözleşmesi türüdür. Bu yönüyle, toplu iş sözleşmesinden farklı olarak sendika veya yetki şartı aranmaz; tamamen tarafların özgür iradeleriyle kurulur. Takım sözleşmesinin geçerli olabilmesi için yazılı şekilde yapılması ve sözleşmede yer alan işçilerin isimlerinin açıkça belirtilmesi gerekir.


Takım sözleşmesi, uygulamada özellikle inşaat, tarım, madencilik gibi belirli projelerde veya geçici işlerde sıkça kullanılır. İşveren açısından, bir ekip halinde çalışacak işçileri tek bir sözleşme ile istihdam etme kolaylığı sağlar. Ancak hukuken her işçi, bu sözleşme kapsamında bağımsız bir iş ilişkisine sahiptir; dolayısıyla ücret, sigorta, izin gibi haklar açısından bireysel sorumluluklar korunur. Takım kılavuzu, yalnızca sözleşmenin kurulmasında aracı rolü üstlenir; işveren adına emir verme yetkisi bulunmaz. Bu nedenle takım sözleşmeleri, hem esnek istihdam imkânı sağlaması hem de işveren ile işçi arasındaki bireysel hak dengesini koruması bakımından iş hukukunda önemli bir yere sahiptir.


Hem toplu iş sözleşmesinde hem de takım sözleşmesinde ortak nokta görece zayıf konumdaki işçinin, diğer işçiler ile yapmış oldukları ittifak ve eşgüdümlü hareket ile işverene karşı pozisyonu güçlenmesidir. Pozisyonu güçlenen işçi böylece daha adil ve eşit koşullarda müzakere imkanı yakalayacaktır.

 
 
 

Yorumlar


bottom of page